Sebastian : Mirza
Mirza : Efendim Kanka.
Sebastian : Moruk Kapan'dan haber var ?
Mirza : Kapan mı ? İsme bak. Kapan'da kim. Ne gibi bir haber.
Sebastian : Eski mors alfabesi ile haber yolladı bize. Kapan Nilay diye bir hatun'un adamı. Nilay bizimle görüşmek anlaşmak istiyor. Kapan'nın dediğine görede : Kumpas kurulmuş bize. Bu dışarıdan yardım ettiğimiz bütün kızların hepsi DxN in adamıymış.
Mirza : Onu biliyorum. Başka .
Sebastian : Biliyor musun ? Nasıl ?
Mirza : Onu anlamamak için aptal olmak lazım.
Sebastian : Şimdi sen bana aptal mı dedin. Hatta ben bir tanesiyle de yattım.
Mirza : Senin olayın biraz daha karmaşık adamım. Sıfatlara pek takılma.
Sebastian : Neyse. İşte Düğünden sonra herkes eğlenirken hapishane kapılarını açacaklarmış. Bir anda saldırı yiyecekmişiz. Zombilerin düğün yemeği menüsünde biz varız. Anlayacağın.
Mirza : Biz her türlü kurtuluruz Sebastian. Bunu biliyorsun. Beklenen şey kurtulmamız. Bekledikleri. Ama beklemedikleri şey Ölmemiz. Ölürsek çok daha rahat hareket edebiliriz.
Sebastian : Napmayı düşünüyorsun.
Mirza : Kızların hepsini öldü süsü verelim. Bir beş tanesini sen al bir yere kilitle.
Sebastian : Nasıl ?
Mirza : Evlenme vaadiyle kandır işte ne bileyim. Sonra zaten bu Kenan boş durmayacak. Kenan'ın kız kardeşi kapıların güvenlik şifresini sormuş Asit'te. Asit'te söylememiş. Asit söylemez ise biz söyleriz. Buda senin işin.
Sebastian : Sonra ?
Mirza : Bu Nilay ve Kapan bizi nerede bekliyor ?
Sebastian : Bizi bekledikleri yer Adrenalin Kadınlar Hapishanesinde.
Mirza : Tamam oraya gideceğiz. Ama lağımdan gideceğiz oraya.
Sebastian : Bu bir tuzak olabilir ? İkisini de tanımıyoruz.
Mirza : Tuzak olsa bu tuzağı söylemezlerdi. Belki Tuzaktır bunu kumpas'ı bizim güvenimizi kazanmak için söylemişlerdir faz-i misal. Bizi kapıdan bekliyorlardır. Biz ise öldü süsü verip gireceğiz mekanlarına. O yüzden bir sıkıntı yok. Onlar zeki olabilir ama biz onlardan daha zekiyiz.
Sebastian : Ölüm Meleği de bizimle gelmek isteyecektir.
Mirza : Gelsin. Oda bizim yanımızda kendisini güvende hissediyor. Kardeşi gidiyor DxN e. Asit ve Tuncay'ıda Kardeşine göz kulak olması için gönderiyor. Ve bir savaşçı erdemiyle Hapse atıldığı için gurur yapıp adrenalin'e dönemiyor. Aslında hepsi kadar oda ülkesi için savaşmak istiyor. Fakat virüs gelmeden hapse atıldığı için gurur yapıyor. Ama eninde sonunda bir gün Adrenalin'e geri dönecek. O yüzden de şimdilik gelsin bizimle.
Sebastian : Alfa-Star B ye mi katılacağız bizde.
Mirza : Asla onlar isterlerse bize katılsınlar. Biz Krallık kuracağız artık.
Sebastian : Krallık mı ?
Mirza : Evet krallık. Bu zombilerin hepsini temizleyip krallık kuracağız.
Sebastian : Seninleyim.
Mirza : Kodes ve Tilki den haber var mı ?
Sebastian : İletişime geçtim. İyi durumlar.
Mirza : Son yapacağımız kumpası anlatma. Dinlenebilir.
Sebastian : Bizim öldüğümüzü düşünürlerse olay çıkartabilirler. yada en kötüsü kendi kafalarına göre hareket edebilirler.
Mirza : Bizim öldüğümüzü düşünürlerse görevlerini hatırlasınlar. Sen onlarla iletişime geç ve görevlerini anlat tekrardan. Bağlılık yeminine saygı duysunlar.
Sebastian : Tabikide.
Mirza : Ölüm Meleğine ben durumu anlatırım. Sende şu beş kızı hallet. sonra da diğer işleri hallet ondan sonra diğer kızları yemekhanede toplayalım bir soralım dertleri neymiş. Bide bu kumpası yutmadığımızı anlasınlar. Ama Kenan üstünden gene de pusuya düşelim ki. Planları bozulduğunu sanarken bir anda planlarının işlediğini düşünüp sevinsinler. Bu sevinçle gerçeği görmedikleri için de inansınlar.
Sebastian : Haklısın.
Sebastian Mirza ile ortaklaşa yaptıkları planı hayata geçirmiştir. Mirza ise Ölüm Meleği ne durumu anlatmıştır. Ölüm Meleği de Mirza'nın tahmin ettiği gibi Mirza ve Sebastian ile kalmaya karar vermiş. Ve diğer İki adamı olan Tuncay ile Asit'i - Ateş ile gönderecektir.
Ölüm Meleği Asit ile özel olarak konuşmuş . Asit 'in Tuzla'daki evindeki silahları ve kapı şifrelerine kadar bütün bilgileri Ölüm Meleği Asit'ten almıştı. Asit le Ölüm Meleği de Mirza ve Sebastian dan habersiz bir plan yapmışlardır. Ölüm Meleği Asit'in DxN den kesinlikle bir görev alacağını düşündüğü için Ölüm Meleği Asit'e '' Marmara da yada Ege de boş bir Ada için DxN ile bir anlaşma yap.. Ada'yı aldığında bende oraya geleceğim. Orada birlikte olacağız demişti.'' Asit'te Ölüm Meleğin'den bu şartla vazgeçmişti. Asit Arzu ya da kapı şifrelerini vermiş ve kapıların nasıl açılacağını göstermişti. Mirza nın yaptığı plan harfi harfine çalışıyordu.
Düğün Akşamı
Kenan kontrol odasındaydı. Kendine kalan 3 hummerdan bir tanesini ayarlamış. İçine erzaklarını silahlar koymuştu. Kız kardeşi Arzu ile oradan kaçacaktı.
Yüksek sesten zombiler delirmişti. Adrenalin bayan mahkumları asıldıkları yerde zombiye dönmüş ve onlar da cağ resiz bir şekilde sesten etkilenmelerine rağmen sadece elleri hareket ediyordu.
Kenan şifreyi girdi. Şifreyi kız kardeşi Arzu dan almıştı. Dış kapının açılmasını talimat vermişti. Kapının hız ayarını yaparken de en yavaşta açılsın diye ayarlamıştı. Sayıları 5000 den fazla olan zombiler birden ilk kapıdan içeriye doğru girdiler. Kenan yakalanmamak için son derece dikkatli davranıyordu.
Son Kapıyı da açtı.. Onunda açılma süresini en hızlıya ayarlamıştı. Yaklaşık 10 saniyede 2. Kapıda açıldı.
Zombiler içeriye doğru girmeye başladılar. Zombileri fark eden küçük bir kız çığlık attı. Müziğin sesinden küçük kızın çığlığı pek duyulmadı. Zombiler bir kaç sivili yemeye parçalamaya başladılar. Ölüm Meleği Silah'ıyla önce müzik çaları vurdu. Bu arada Kenan'ın kullandığı Jeep Zombileri ve sivilleri eze eze dışarıya çıkmıştı. Kenan ve kardeşi kaçıyorlardı.
Kenan : Hepinizin canı cehenneme.
Arzu : Abi bunu neden yaptık.
Kenan : Sus senide atarım şimdi dışarıya kes sesini.
Arzu : Nereye gidiyoruz.
Kenan : Gidecek bir yer buluruz.
Mirza : Sebastian !! ( Diye Var Gücüyle Bağırdı )
Sebastian ; Koşarak silahları aldı ve Mirza yada getirdi.
Ölüm Meleği : Doktor Deniz 'e Hemen gitmelisiniz . Asit Tuncay ! Helikopteri çalıştırın ben sizi koruyorum.
Doktor Deniz : Sende gel . Mirza ve Sebastian bu zombiler ile savaşır.
Ölüm Meleği : Pınar ı istemiyor muydun Doktor Deniz. Ateş ve Berna hemen Helikoptere .
Doktor Deniz : Helikopteri çalıştırın çabuk alabildiğiniz kadar sivil alın özellikle ısırılmamış bayanları alın.
Mirza : Sebastian Alfa-Star Işığı ( Diye var gücüyle tekrar bağırdı )
Sebastian : El bombasını çıkardığı gibi peş peşe atmaya başladı. Patlamaların biri başlıyor biri bitiyordu.
Hapishane Müdürü helikoptere doğru koşarken ayağı takılarak yere düştü ve zombiler hapishane müdürünün üzerine çullandılar. Hapishane Müdürünün Eşi kocasını kurtarmak isterken oda zombiler tarafından ısırılmaya başlamıştı. Asit helikopterleri koruyor ve yaklaşan zombileri vuruyor sivilleri helikoptere bindiriyordu. Diğer helikopterde ise Doktor Deniz in adamı vardı. Damla Annesinin ve babasının zombiler tarafından ısırıldığını görünce helikopterden birden dışarıya doğru koştu. Zombiler ile babasını ayırmak istediği anda zombiler tarafından ısırılmaya başlandı.
Zombiler hapishane müdürünün gözlerini oydulardı. Bir zombi dilini ısırarak kopardı. Başka bir zombi kulağını yiyordu. Etrafa kan fışkırıyordu. Bağırsaklarını bile yiyorlardı zombiler. Hapishane müdürünün her tarafında bir zombi ve zombiler hapishane müdürünün etlerini ısırıp ısırıp kopartıyorlar ve sonrada yiyorlardı. Hapishane müdürünün son sözleri Allah belanızı versin olmuştu.
Damla nın ilk kolundan ısırdı bir zombi. Başka bir zombi ise boynundan ısırmaya başlamıştı. O güzel saçlarında ölülerin elleri geziyordu. Damla nın ölmesi hapishane müdürü kadar uzun ve işkence dolu olmadı. Çünkü Asit Damla nın zombiler tarafından ısırıldığını görünce o güzel kızı kendi elinden çıkan silah ile öldürmüştü. Ne tesadüftür ki Fulya ile kardeşi Damla Aynı adama aşık olmuşlar. Ve aynı adam tarafından vurulmuşlardı.
Dilara Tuncay a kızmış ve odasına doğru gitmişti sesi duyduğunda avluya koştu ve avluda gördüklerine inanamadı. Bu görüntü ile sinir krizi geçirmeye başlamıştı. Dilara nın kuzeni Buket ise Bir kaç zombi tarafından etrafı sarılmış ve yenmeye başlanmıştı. Zombilerden teki Buket in göğüs uçlarını ısırarak kopardı. Başka bir zombi ise Buketin karnında bulunan piercingi ısırıp kopardı. Buket in kaderi de sevdiği adam Sansar ile aynı olmuştu.
Manken Esin Helikoptere doğru koşmaya çalışıyordu. Ama daracık süper mini eteği ve topuklu ayakkabısı ona müsaade etmiyordu. Bileğini burktu. Bir zombi sağ tarafından Esin in üzerine atladı. Esinin kafası kaldırıma çarptı. Esinin boynu kırılıp oracıkta ölmüştü. Esin in ölmesini bile sorun etmeyen zombiler Esin'i yemeye başlamışlardı.
Doktor Deniz Bağışıklığı olan Pınar'ı ve Pınar'ın kız kardeşini ve erkek kardeşini DxN helikopterine bindirdi. Adamına Havalan dedi. Helikopteri kullanan Dilek :
Dilek : Ama efendim siz olmadan kalkmam imkansız lütfen gelin dedi.
Doktor Deniz : Ben Psko Soldiers ile giderim Siz beni düşünmeyin Pınar ve kardeşleri daha önemli. Bu bir emirdir
Dilek : Emredersiniz. Sezin Melda ve Esra Siz Doktor Deniz ile kalın.
Dilek ve helikopterdeki 14 kişi DxN üstüne doğru havalandılar.
Asit Elindeki silah ile bir çok zombiyi tek atışta yere seriyor ve zombiler bir daha kıpırdamıyorlardı. Berna helikopterde bekliyor. Helikopterin tüfeğini ise Ateş kullanıyordu. Mirza Sebastian ve Ölüm Meleği onlardan 15 metre kadar uzaktalardı.
Bir den kapıdan hızlı hareket eden zombiler belirdi.
Sebastian : Bu zombiler koşuyor kanka..
Mirza : Bizde koşuyoruz. Gazete sür manşeti gibi konuştun. Times gazetesi kesinlikle bunu haber yapardı.
Ölüm Meleği : Bunlar nereden çıktı şimdi.
Mirza : Teknoloji gelişti Zombi Meleği..
Doktor Deniz : Olamaz.. Ama ben ..
Kapıdan giren 400 e yakın zombi çok hızlı hareket ediyor ve Sivillerin üzerlerine yağmur gibi çöküyorlardı.
Mirza : Sebastian 8 de 5 ..
Sebastian Mirza dan aldığı emir ile Bir arabanın üzerine çıktı. Ve oradan zombilere ateş etmeye devam ediyordu.
Mirza ise üzerine koşarak gelen zombilerin üzerilerine doğru koşmaya başladı.
Bir zombi ile karşı karşıya koşuyorlardı. Tam Mirza yı zombi boğazlayacakken. Mirza öne doğru sıçrayarak zombinin diz kapağına pis burunla tekme attı. Sonra da diğer ayağı ile öbür diz kapağına pis vurunla gene vurdu. Zombinin diz kapakları kırılmıştı. Zombi yerde Mirza ya doğru sürünerek gelirken Mirza ayağını kaldırdı ve Tabanıyla Zombinin beynini ezdi.
Ölüm Meleği : Üzerine gelen zombi nin direk boynunu kırdı. Öbürüne ise bir sol kroşe vurup yere serdi. Sonrada ateş etti. Diğer gelen zombinin ise kafasını kopardı. Ölüm Meleği Sebastian ve Mirza ön safta büyük bir direnç gösteriyorlardı.
Doktor Deniz in Askerlerinden Sezin Zombilere yakalandı. Ve zombiler Senini olabildiğince hızlı yemeye parçalamaya başlamışlardı. Doktor Deniz Sezin in daha fazla acı çekmesini önlemek için belinden çıkardığı silah ile sezin i öldürdü.
Ölüm Meleği Sebastian ve Mirza nın etrafını yavaş yavaş sarmaya başlamıştı zombiler.
Ölüm Meleği : Gidin diye bağırdı.
Asit : Seni almadan gitmeyeceğiz !
Doktor Deniz : Gel artık etrafta kimse kalmadı. Kurtarılacak kimse de yok gel artık !
Ölüm Meleği : Mirza Sebastian Başaramayız hepsini öldürmeyi geldikçe geliyorlar.
Mirza : Alfa-Star Osmanlı taktiği !
Ölüm Meleği Mirza Ve Sebastian geri çekiliyorlardı. Sebastian ı arkadan yakalayan Zombi Sebastian ı ısırmaya çalışıyordu. Sebastian'ın Sırtından tam ısıracakken Ölüm Meleği Zombi nin boynunu kırdı.
Bu sırada sağ kalan herkes helikoptere binmiş Ölüm Meleği Mirza ve Sebastian ı bekliyorlardı. Melda helikopterin en ucunda oturuyordu. Yan taraftan gelen Zombi meldanın boynundan ısırarak Melda'yı helikopterden aşağıya doğru düşürdü. Bunu gören Berna hadi gidiyoruz hadi hadi hadi diye bağırdı. Ve Tuncay havalandı.
Helikopter semaya yükselirken .. Ölüm Meleği Mirza Ve Sebastian ı kuşatan zombiler çemberi iyice daraltmışlardı.
Asit : Tuncay aşağıya in !
Tuncay : Nereye ineyim.
Ateş : Nereye inersen in kurtarmamız gerekiyor abimi.
Tuncay : İneceğim bir yer yok. Her yer zombi kaynıyor. Aşağıya inmeden ölürüz.
Zombiler Ölüm Meleği Mirza ve Sebastian ın üzerlerine doğru geriyorlar çember iyice daralmış ve kuşatılmışlardı.
Ateş in abisinden yana son görüntüsü ise ortada Mirza Sebastian Ve Ölüm Meleği . Etraflarında yüzlerce zombi ve çemberin tamamen kapandığı. Her yerin zombi olduğu ve zombiler oluşturdukları çemberin en ortasından bir et kapabilmek için birbirlerini ezecekleri olacaktı..
Mirza : Sebastian kapağı aç. Yer altına iniyoruz. Tam zamanı !!
Sebastian lağım kapağını birden açtı. Ve lağım kapağına hızlıca indi. Lağım kapağından çıkardığı bir kızı zombilere doğru attı Sebastian. Sonra diğerini de attı. Ondan sonra öbürünü de. Mirza ve Ölüm Meleği Onlara doğru gelen zombileri etkisiz hale getirirken Sebastian ise lağım da sakladığı kızları zombilere atıyordu. Son kızıda zombilere attıktan sonra Sebastian Mirza ve Ölüm Meleği'ni aşağıya çağırdı. Mirza Lağımdan aşağıya doğru indi. Ölüm Meleği de inerken Lağım kapağını içten zombilerin gelmeyecek şekilde kapatmıştı. Zombiler Sebastian ve Mirza nın sakladığı beş kadını yerlerken Helikopterden bakanlar ise Mirza Sebastian ve Ölüm Meleği nin yenildiğini düşünüyorlardı. Mirza nın düzenlediği oyunu herkes yutmuştu. Zombilerin Dünya sında Üç Ölü olarak yaşamak çok daha rahat olacaktı. Ölüm Meleği Sebastian ve Mirza nın yaşadığını sadece Asit biliyordu. Diğerleri ise öldüğünü düşünüyorlardı. Asit te rolünü iyi oynuyordu.
Sebastian Mirza ve Ölüm Meleği Lağımın içinden ilerleyerek Adrenalin Kadın Cezaevine doğru yola koyuldular. Lağım Fareleri etrafta cirit atıyor. Bok ve idrar kokusu keskin bir şekilde burunlarına geliyorlardı. O kokuyu soluyarak yollarına devam ediyorlardı.
Sebastian : Kanka keşke gaz maskesi alsaydık. Bu ne koku.
Mirza : Kesinlikle katılıyorum. Ama işte yapacak bir şeyde yok. İstanbul halkı sıçmış.
Sebastian : Kesinlikle istanbul da zombi yok ! Yada zombiler sıçıyorlar.
Mirza : Nereden gideceğiz. Konsantre ol.
Sebastian : Az kaldı Moruk şu taraftan döndükten sonra bitiyor.
Gece 03:54
Mirza Sebastian ve Ölüm Meleği Lağım kapağından çıkarak. Adrenalin Kadın Hapishanesinin avlusuna çıkmışlardı. Avluda kimse yoktu. Mirza bir iç çekti. Sebastian a döndü. ' Öldürmek için güzel bir gece ' Sebastian ise Mirza nın dediğine sırıttı. Mirza Sebastian'a Seslen şu Kapan'a dedi.
Sebastian : Kapan biz geldik !!!
Sebastian : Kapan biz geldik !!!
Sebastian : Kapan biz geldik !!!
Sebastian 'n bağırması ile bir hareketlenme yaşandı. Sebastian Mirza'ya 'gösteri başlıyor' dedi. Mirza ise Ölüm Meleğine dönerek ' Sakin ol ' dedi. Bir kaç asker ve önlerinde iri yarı bir asker Mirza Sebastian ve Ölüm Meleği nin üstüne doğru gelmeye başladı. Hepsi ağır silahlanmışlardı.
Kapan : Hoş geldiniz. Sebastian Mirza ve Ölüm Meleği. Ben Nilay Hanım'ın Sağ kolu Argo.
Sebastian : Hoş geldik Argo. Bizimle görüşmek istediniz buradayız.
Kapan : Sebastian ben değil. Sizinle Nilay Hanım görüşecek. Ama şu an müsait değil. Size göstereceğimiz odalarda dinlenin. Yarın sabah sizinle görüşecek.
Ölüm Meleği : Bu ne cüret ?
Kapan : Anlamadım Ölüm Meleği ?
Ölüm Meleği : Bu ne cüret. Ben Nilay'ın ayağına kadar geliyorum ve o müsait değil. Kim ki o ?
Kapan : Seni Nilay Hanım'ın çağırdığını mı ? söyledik. Sebastian ile Mirza'yı çağırdı. O yüzden mızmızlanma. Seninle konuşacak bir konusu olsa. O saklandığın hapishaneye gelir yüzüne söylerdik zaten. O yüzden senle konuşacak bir şeyi olmadığı için sen bekleme odasına geç şimdiden.
Ölüm Meleği Saldırmak için Kapan nın üzerine gelirken Mirza engelledi.
Mirza : Kapan Ölüm Meleği de bizimle. O yüzden söylediklerini üstümüze alıyoruz ve buradan gidiyoruz. Bundan sonra saklandığımız yere gelirsiniz ve ne söyleyecekseniz söylersiniz. Diğerleri gibi.
Kapan : Sizinle birlikte olduğunu görebiliyorum. Fakat Nilay Hanım sadece ikinizle görüşmek istiyor.
Mirza : Kapan ikimiz yok. Üçümüz varız. Yada yokuz. Sebastian Ölüm Meleği buradan gidiyoruz.
Kapan : Nilay Hanım sizinle konuşmadan gitmenize izin veremem üzgünüm.
Mirza : Gidersem napacaksın ? Beni vuracak mısın ? Beni vurduktan sonra napacaksın ?
Kapan : Sizi vuracağımı söylemedim. Olayı geren arkadaşınızdır.
Mirza : Tekrar diyorum. Arkadaşınız gibi bir kelime söz konusu değil. Kapan Çağır Nilay'ı gelsin. Beş dakika içinde burada olmazsa burayı yakıp yıkıp gidiyorum.
Kapan : Ama ..
Sebastian : 4 Dakika 55 Saniyen kaldı . .
Kapan koşarak hapishane ye geri döndü. Kapanın askerleri ile Mirza Ölüm Meleği ve Sebastian birbirlerine bakıyorlardı. Üç dakika sonra Kapan kapıyı açtı. Kapıdan dışarı çıkan Sarışın , Misket gibi yuvarlak mavi gözleri olan. Mini etekli ayağında çizmesi ve askılı body siyle Nilay göründü. Nilay ın saçları rüzgarda uçuşuyordu. 10 santim topuklu çelik çizmeleri ile çok düzgün yürüyordu. Nilay Mirza ya doğru yaklaştı. O kadar çok yaklaştı ki Mirza Nilay ın soluk almasını hissedebiliyordu.
Nilay : Hoş geldin Mirza Kral. Ben Nilay.
Mirza : Hoş bulduk.
Nilay iki adım geriye attı.
Nilay : Mirza ve Sebastian ve Ölüm Meleği Davetime icabet ettiğiniz için teşekkür ederim. Sizinle ofisimde görüşmek istiyorum. Ama şu an yorgunsunuz. Üzeriniz başınızda lağım gibi kokuyor. Birazda adamlarımla sürtüşme yaşamışınız. Siz dinlenin. Yarın gündüz sizinle tek tek ve topluca görüşmek istiyorum. Beni kırmazsanız sevinirim. Lütfen. ben size dostluk elimi uzatıyorum. Düşman olmaya gerek yok. Çünkü dünya paylaşılacak kadar büyük.
Mirza : Davete icabet etmek gerekir. Dost mu düşman mı olduğuna henüz karar vermedim. Düşman olduğunu düşündürtmezseniz sen ve adamların sevinirim. Nerede istirahat edeceğimizi Kapan gösterir misin ?
Nilay : Misafirlerimize lütfen kalacakları odayı gösterin. Üzerlerine de kıyafet verin. Dost olmasak bile sizin gibi değerli askerler ile düşman olmak istemem. Siz bu ülke için gereklisiniz.
Ölüm Meleği : Bize kim ' Bu Ülke İçin Değerlisiniz ! Gereklisiniz ! ' dediyse Hep arkamıza geçip bizi becermeye kalktı. Sende kalkma !
Kapan : Bu taraftan Mirza .
Mirza Sebastian ve Ölüm Meleği Gösterilen odaya gittiler. Odada üç tane tek kişilik yatak buz dolabı televizyon cd oynatıcı filmler her şey vardı. Sebastian buz dolabından bira çıkardı ve Ölüm Meleği ile Mirza yada verdi. Mirza duş alacağını söyledi ve banyoya gitti.
Sebastian : Daha demin bizi utandırdığının farkında mısın Ölüm Meleği ?
Ölüm Meleği : Ne söyledim ki ?
Sebastian : Kapan'la konuşmandan bahsediyorum. Bu ne curret filan. Artık sen komutan değilsin. Hatırlatmak isterim ! Burada da askerlerin yok. Mirza ve Sebastian var.
Ölüm Meleği : Biliyorum. Kimlerin olduğunu sağol. Ama gücümüzü göstermeliyiz.
Sebastian : Gücümüzü zaten biliyorlar Ölüm Meleği. Her yerde dayılanarak güç gösterisinde bulunamayız. Sen bizim gördün mü lafla birilerini korkuttuğumuzu. Laf söylersek mecbur yapmalıyız. O yüzden düşünmeden hiç bir şey söylemeyiz. Sende bizimlesin bundan sonra Mirza'yı duydun. Ona göre hareket et.
Ölüm Meleği : Gücümüzü hatırlatmaz isek bunlar unutur ve bizi öldürmeye çalışırlar.
Sebastian : Eğer bizi öldürmeye çalışırlarsa yanında Mirza ve Sebastian olacak. Beni öldürmeye çalışırlarsa da Yanımda sen ve Mirza olacak. Sen Mirza'yı hafife alıyorsun ama bu toprakların en korkulan askeridir. Ne düşündüğünü ne yapacağını kimse tahmin edemez. Her yaptığı doğru mu ? Evet doğru ki hala hayattasın. ve Hala hayattayım. Şu komutanlık triplerine artık son ver. Sen bizim komutanımız değil arkadaşımızsın.
Ölüm Meleği : Ben aksini düşünmüyorum zaten. Komutanlık tribimde yok ayrıca.
Sebastian : En güzeli dostum. Hayattayız tadını çıkart bu kadar gergin olma.
Ölüm Meleği : Tamamdır dostum.
Mirza duştan çıktı havlu beline sarılıydı. ' Banyo gibisi yok ' dedi ve Sebastian ın birasını masadan alıp bir dikişte içti. Sebastian ve Ölüm Meleği de banyo yapıp üstlerini değiştirdiler.
Mirza : Ölüm Meleği Aklın hala Ateş'te
Ölüm Meleği : Sonuç olarak o benim kardeşim.
Mirza : Yanına en güvendiğin iki adamı koydun.
Ölüm Meleği : Koydum ama benim öldüğümü düşünüyor. Her çılgınlığı yapar. Onun tek ihtiyacı zaten bir aileydi. O asker değil.Sadece şartlar onu asker yaptı. Benim gibi yada sizin gibi değil. Her verdiği karar duygusal. Savaşırken üzerine kan damlasa acaba ' Berna ne der ' diye düşünür. Acaba Berna üzülür mü? diye düşünür. Benim kardeşim porno film izlese pişmanlık duyar. Zombilerin Dünyasında birisiyle kan bağının olması iki taraf insansa da zor. Bir taraf zombi diğer taraf insansa da çok zor.
Mirza : Ateş'in ve diğer askerlerinin gitmesi iyi oldu Adrenalin'e. Büyük ihtimal ile komutan olacaklar. Lider asker sıkıntıları var. Adrenalinin. DxN inde lider asker sıkıntısı var. O yüzden de bu kadar düşünme. Onlar ölmeyecek kadar zekiler. Asit te çok zeki bir asker.
Ölüm Meleği : Katılıyorum sana.
Mirza : Kardeşin içinde üzülme. Yaş odun yanmaz dostum.
Ölüm Meleği : Sen tam bir delisin.
Mirza : Doktor Deniz ile birlikte olmak yerine neden buradasın ?
Ölüm Meleği : Onu çok seviyorum. Ama benimle olursa zarar görecek. Dik başlıyım ben. Zarar görmesini istemediğim için yanımdan etrafımdan uzak tutuyorum. Anca bu asker timleri gider. yada güvende bir yer bulurum kendimi o zaman onunla bir ömür değil binlerce sene kalabilirim. Ama şu anda bu savaşın ortasında onuda ateş'e atamam.
Mirza : Hak veriyorum sana. DxN de ona hiç bir şey olmaz. Baya yükselmiş son gördüğümden beri.
Ölüm Meleği : Evet baya yükseldi. Ama onunda hesap verdiği üstler var. Bakalım eğer ki planlarınız doğru giderse onunla yaşlanabilirim.
Mirza : Yaşlanacağına eminim dostum. Hadi yatalım artık.
Ertesi Gün Akşam Yemek Salonu :
Nilay Sebastian Ölüm Meleği ve Mirza Akşam yemeğinde toplandılar. Nilay her zaman olduğu gibi göğüslerini gösteren derin dekolteli kırmızı ve elbisenin etek kısmı da süper mini etek olan bir elbise giymişti. Kıyafeti göz kamaştırıyordu. Adamları bile onunla konuşurken gözleri kayıyordu Nilay'ın güzelliğine.
Nilay : Bugün siz varsınız diye aşçıma en güzel yemekleri yaptırdım umarım seversiniz.
Sebastian : Severiz tabi.
Nilay : Sizinle görüşmek istememin nedeni bende size ait olan iki şey var. Öncelikle o kadınları size ben göndermedim.
Sebastian : Onu zaten biliyoruz. Diğeri Nedir ?
Nilay : Ne olduğunu bilmiyorum. Sizin gizli yerindeymiş. Benim bakacağımı tahmin edip bunu benimle paylaşmadılar. Dünkü tuzağı da onlar haber vermemi istedi.
Sebastian : Onlar mı ?
Nilay : Adrenalin Tim'indeki komutanınız. İsmini bilmiyorum. İki gün önce buraya geldi ve bunu söyledi. Bende tamam dedim. Sonra sana çağrı cihazından ulaştık Sebastian.
Mirza : Kim bilir gene ne istiyordur.
Nilay : Sizin gizli yerinizi bilmediğim için ne istediğini bilmiyorum. Ama merak etmiyorda değilim.
Sebastian : Siz kadınlar her yerde aynısınız.
Mirza : Kadınları bırakalım Sebastian da bizi buraya bunun için çağırmadığını ve misafir etmediğini biliyoruz. Buyrun Nilay Hanım sizden Adrenalin komutanı tuzaklar haricinde bizden ne istediğinizi bilmek istiyoruz.
Nilay : Türkiye de Adrenalin ve DxN in üstünlüğü devam ediyor. Türk Silahlı Kuvvetleri bile kabuğuna çekildi. Amerika ve israil in bile üstleri var burada. Herkes bütün üsleri ele geçirmek için fırsat kolluyor. Bizim gibi askerlerde bir köşeye atıldı. Ve hepimizi onlar adına savaşan köleler yapmak bizden faydalanmak yada önlerine çıkarsak öldürmek istiyorlar. Asıl amaçları zombiler filan değil. Ölümsüz asker de değil. Ölümsüz insan ırkını bulmaya çalışıyorlar. Kendilerinin ölümsüz olacağı bir dünya yapmaya çalışıyorlar. Yüz yıllarca yaşayacak insanı yapma peşindeler.
Mirza : Bunu başarabilirler mi ?
Nilay : Düne kadar zombilerde imkansızdı. Ama başardılar. Pınar diye bir kız var. Sizin Doktor Deniz'e teslim ettiğiniz kız. O kız ve kardeşleri üzerinden bunu başarabilirler. Zaten anne karnındaki çocuğun DNA ları ile oynayıp başka askerlerin yeteneklerini ve bilgilerini aktarabilmeye başladılar. ve 19 ayda yetişmiş asker yaratıyorlar. Bunu daha çabukta yaptıklarını şahit oldum. Sizin gibi askerleri yakalarlarsa ve kanları ile neler yapabileceklerini bir düşünün. Sizin kanınızı alan kim olursa olsun bu savaşı kazanacaktır.
Mirza : Kulağa korkunç geliyor. Fakat taklitler sadece asıllarını yaşatırlar.
Nilay : Biliyorum. Gerçeği kadar iyi olmuyor zaten.
Sebastian : Peki bizden ne istiyorsun ?
Nilay : Sizin düşmanınız DxN ve Adrenalin ve diğer gruplar Amerika israil ide pek sevdiğinizi düşünmüyorum. Tahminimce planlarınızda hepsini yok etme yönünde. Tutsak Türk Halkının özgürlüğünü tekrar kazanması için savaşacaksınız. Bunlar ölümsüzlüğü buldukları anda hepimizi yok edecekler. yani kısacası düşmanımın düşmanı benim dostumdur. Sizlerle iş birliği yapmak istiyorum.
Mirza : Sen bizi yanlış tanımışsın. Bizim düşmanımızın düşmanıda bizim düşmanımızdır. Türkiye' yi kimseye kaptırmaya niyetimiz yok. Sana da güvenmiyorum. Burayı da sevmedim.
Nilay : Hemen karar verin demiyorum size. Bu güven meselesi zamanla oluşacak bir şey biliyorum. Size araba ve silah tahsis edeceğim.
Ölüm Meleği : Çok düşüncelisin.
Nilay : Düşünceli olmaktan değil. Bu ülke hepimizin. Mirza yada Sebastian yada sen Öldüğün zaman benim elime hiç bir şey geçmez. Bir şey kazanmam. Ben öldüğüm zamanda siz kazanmazsınız. Sizlere dostluk elimi uzatıyorum. Düşmanımız ortak.
Mirza : Düşmanımın düşmanı benim dostum değildir. Biz o kadar aciz değiliz. Düşmanımızın düşmanıyla birlik olacak kadar. Sen bizi yanlış tanımışın.
Nilay : Asla sizi yanlış tanımak gibi bir gaflete kapılmadım. Sizin ne kadar güçlü olduğunu biliyorum. Öldürmek için de yaşamak içinde bana ihtiyacınız yok. Bunu biliyorum. Lütfen beni yanlış anlamayın.
Mirza : Sana hak veriyorum. DxN in tamamen gitmesini mi istiyorsun ? Güzel bir yerdesin ve izle DxN buralardan gidecek. Diğerlerinin yok olmasını mı ? İstiyorsun. Sırtına yaslan ve izle hepsi burada tek tek yok olacak. Hepsini yok edeceğiz. Gene bu topraklar eski sahiplerine Türk Halkına kalacak.
Nilay : Bunu üç kişiyle mi başaracaksınız ?
Mirza : Başarabildiğimiz yere kadar. Neyse yemek için teşekkür ederim. Araba içinde silahlar içinde. Sana borçlandık. Bizden istediğin bir şey var mı ?
Nilay : Günü geldiğinde isterim.
Mirza : Şimdi istiyorsan iste sonra istediğinde olmaya bilir. Anlaşma şimdi yapılır.
Nilay : Beni öldürmek isterseniz . ve o fırsatınız olur ise öldürmeyin.
Mirza : Seni zaten öldürmem. Ölmeyi hak etmedikçe. Fakat yemeğini yedik uyuduk ve dinlendik. Tamam bize yanlış yapmadığın sürece seni öldürmeyeceğim. Ama büyük bir yanlış yaparsan öleceksin Nilay sende diğerleride.
Nilay : Hummer istediğinizi düşünüp arabayı aldırtmaya gönderdim bir kaç adamımı sanırım yarın akşam burada olur.
Mirza : Buda demek oluyor ki bugün daha buradayız. İtirazı olan ?
Sebastian : Sorun yok kanka.
Ölüm Meleği : Ben her şeye uyarım.
Mirza : İzninizle ben masadan kalkıyorum. Memnun oldum Nilay Hanım.
Nilay : Bende memnun oldum Mirza Kral.
Mirza masadan kalkmıştı. Sebastian ve Ölüm Meleği oturuyorlardı ve içiyorlardı bir yandan da Nilay Ölüm Meleği ve Sebastian sohbet ediyorlardı.. Nilay ve Sebastian birbirlerine kaçamak bakışlar atıyorlardı.
Nilay : Mirza neden böyle ?
Ölüm Meleği : Tanıdım tanıyalı böyle.
Sebastian : Mirza rakibine düşmanına her zaman saygı gösterir. Haddini de bilir. Fakat iki yüzlülük yalan hissetti mide bunu karşısındakine gösterir. Asla kibir'i ve ne oldum delisi değildir. Gerçekten de şu iki gözümün gördüğü en iyi asker. Fakat asla ondan şımarıklık ve saygısızlık göremezsin. Neyse düşündüğünü de tek tek söyler. Asla yapmayacağı bir şeyin sözünü vermez.
Nilay : İşte bu yüzden sizin sözünüze inanıyorum. Fakat kullanıldınız. Boston da özelliklede. Alfa-Star B Bilerek gittiği savaşta sizler çok kayıp verdiniz. Ve bunu DxN bilerek düzenledi. Türk halkını güçsüz bırakmak için. Siz istanbul da olsaydınız virüs Türkiye'ye giremezdi. Sonra İzmir'deki üssünüze saldırıda DxN en tarafından yapıldı.
Sebastian : Boynuzsuz koç , Boynuzlu koçtan hakkını alacaktır elbette sen merak etme. Mirza'nın dediği gibi arkana yaslan ve izle sadece. O yıkılmaz sandıkları kaleleri başlarına yıkmaya geliyoruz. Hepsini tek tek avlayacağız. Neyse ben bi lavaboya gidiyorum. Biraz yemeği çok kaçırmışım gelirim birazdan.
Sebastian masadan kalkarak lavaboya gitmiştir.
Nilay : Sen beni şaşırttın Ölüm Meleği. Doktor kız arkadaşını yalnız bırakmayacağını düşünüyordum.
Ölüm Meleği : Daha çok şaşıracaksın Nilay. Emin ol.
Nilay : Hala komutan sanıyorsun kendini. Ama gördüğüm kadarı ile Mirza ve Sebastian ı elinde avucunun içinde tutup onlar üzerinden pazarlık yapacaksın. Utanma herkes senin gibi düşünürdü.
Ölüm Meleği : Onlarla ne gibi bir pazarlık yapayım
Nilay : Onların teki bile sen den çok daha iyi askerler.
Ölüm Meleği : Napabilirim ? Ağlıyım mı ?
Nilay : Onları avucunun içinde tutup DxN - Adrenalin'e geri dönme çabana hayranım. Doktor sevgilinin peşinden kuyruğunu kıstıra kıstara gitsen küçük düşecektin. Gurur daha büyük sende aşktan.
Ölüm Meleği : Sen öyle san. Onlar benim arkadaşlarım.
Nilay : Mirza ve Sebastian Canlı bomba. Sen onlara hükmedemezsin. Onlara kimse hükmedemez. Ateş ile oynuyorsun. yanacaksın Ölüm Meleği.
Ölüm Meleği : Sen öyle san.
Nilay : Bak ne olacakları söyleyeyim. Sebastian ve Mirza öldürmeye başlayacak. Aşağı yukarı yürüyen ve sürünen her şeyi öldürecekler. Her bölgeyi temizleyerek yollarına devam edecekler. Sonra Asit Tuncay veya Ateş ama bunların içinde kan bağından dolayı Ateş in komutan olması çok daha önde gibi gözüküyor. Adrenalin'e komutan olacak. O taklit askerler ile Mirza ve Sebastian ın karşısına çıkacak. Mirza ve Sebastian da seni ve kardeşini öldürecekler. Doktor Deniz de dul kalacak.
Ölüm Meleği : Kan bağı derken neyden söz ediyorsun sen ? Benle arasındaki kan bağından mı ? Mirza ve Sebastian kardeşime de bana da zarar vermezler. Vermeyi düşünürlerse de bir asker gibi şerefimle ölürüm.
Nilay : Hala kendini buday ambarında sanıyorsun Ölüm Meleği. Kan bağı derken senden söz etmiyorum tabikide. Daha neyin ne olduğunu bile bilmiyorsun.
Ölüm Meleği : Ne demek istiyorsun o zaman ?
Nilay : Yakında yaşarsan öğrenirsin. DxN ve Adrenalin Ölümsüzlüğe adım adım yaklaşıyorlar. Ölme baride bir iğne de sen kap. Mirza ve Sebastian konusuna gelince daha bir kaç ay önce seni ve adamlarını tek başına Mirza öldürmek istedi de sen korktun.
Ölüm Meleği : Korkmadım. Birbirimizi öldürmek çözüm getirmeyeceği için arayı buldum.
Nilay : Tamam canım. Sen kendini öyle avut. Seni gözümüzde çok büyütmüşüz. Mirza ve Sebastian olmasa kaç dakika dayanabilirsin çok merak ediyorum.
Ölüm Meleği Nilay'ın söylediklerinden sonra çok kızmıştı. Ve bir hışımla yatmaya gitmişti. Sebastian o sıra yemek salonundan içeriye girmişti. Sebastian Nilay'a dönerek 'ne oldu buna' dedi. Nilay ise gülümseyerek 'her zamanki tripleri işte.' Sebastian Nilay'ın yanındaki sandalyeye oturdu.
Nilay : Sana neden Sebastian diyorlar
Sebastian : Çok uzun bir hikaye. O kadar uzun ki hiç bir yerde anlatmam.
Nilay : Uzun hikayeleri severim. Beni kırmayıp anlatırmısın.
Nilay bunu derken Sebastian ın gözlerinin içine içine baktı ve Sebastian'ın masada duran elinin üstüne elini koydu.
Sebastian : Bir gün Mirza ile çok ufaktık. Bize ceza vermişti yetimhanede Naciye teyze. Ceza da şuydu. Bütün tuvaletleri temizlemek. Tuvaletleri normalde 20 kadar çocuk her akşam yıkardı. ama sadece ikimiz yıkıyorduk. Çocukluk işte. Sonra ben oturup ağlamaya başladım. Çok gücüme gitmişti. 20 çocuğun yaptığı işi iki kişi yapmak. Oturup ağladım. Hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. 9-10 yaşında varız yokuz. Mirza temizlemeye devam etti. Sonra ağlamamı gördü. Yanıma geldi ellerimle yüzümü kapatmışım. Ellerimi açtı. Gözlerime doğru baktı. Bana şunu dedi. ' Sebastian Ağlar mı ? ' O gün bugün adım Sebastian. Nüfusta bile Sebastian.
Nilay : Evet nüfusta da Sebastian. Sizlerin dosyalarını okudum. Mirza nın ve Senin.
Sebastian : Gizli kasadaki kriptolu odadaki dosyaları mı?
Nilay : Evet.
Sebastian : Nasıl ?
Nilay : Benim isteyip te yapamayacağım hiç bir şey yok. Bir şey sorabilir miyim ?
Sebastian : Sor tabi.
Nilay : Mirza nın dosyasına baktım. 5 yıllık bir zaman dilimi yok. Ayrıca dosyalarınızda her özelliğinizden bahsediyor fakat hiç mi bir şeye zaafınız yok ? Avrupa da ki o eylemler. Sonra ülkenin paralarını geri toplamalar. Çok büyük işler yapmışsınız bu genç yaşta.
Sebastian : Hiç bir zaafımız yok. Söylediler yaptık.
Nilay : Mirza da aslında katil tipi yok. Ama yaptıklarını duyunca ve öğrenince de küçük dilimi ısırdım.
Sebastian : Hangimizde var ki ? Mirza katil değildir. Mirza arabaların arkasına takılan köpekler gibidir. Arabanın peşinde koşar. Koşar koşar. Yakalayacağı zaman o arabaya yada içindekilere ne yapacağını bile bilmez. Sadece yapar. Anladın mı ? Sadece yapar.
Nilay : Anlıyorum tabikide. Senden bahsedelim birazda. Alfa-Star Çavuşluğu yani komutanlığını bırakmışın Mirza için.
Sebastian : Bıraktım. her şeyi de bırakabilirim.
Nilay : Zaafın Mirza o zaman.
Sebastian : Olabilir. Mirza zaaf değil.
Nilay : Hadi gel sana manzara izleteyim. Zombiler geldiğinde beri pek güzel değil ama gökyüzü yıldızlar buradan parlak gözüküyor.
Sebastian : Kulağa hoş geliyor.
Sebastian ve Nilay hapishanenin üst katlarına doğru çıktılar. Yıldızlara bakıyorlar ve içkilerini yudumluyorlardı. Hapishane müdürünün odasını kendi odası yapmıştı Nilay. Balkona çıktılar beraber. Sebastian 'sen burayı nasıl aldın' diye sordu. Nilay ise ' Allah bana ; ben istediğim her şeyi alabilmem için yaratmış' dedi. Sebastian ve Nilay güldüler. Nilay şöyle cevap verdi.' DxN ve Adrenalin buradaki her doğurgan canlıyı aldılar. Burası bomboş kaldı. Bizde buraya yerleştik. Neden aldıklarına geldikçe Klon askerler yüzünden doğurtup klonlayacaklar ve güçlü bir orduları olacak' dedi. Sebastian ise 'onlarla karşılaşmak için sabırsızlanıyorum. Ne zamandır hep eski askerler kötü askerlerle savaşıyoruz. Bu savaşlarda pek iyi olmuyor. Bari gerçek güçlü askerlerle savaşalımda kendimizi sınama imkanımız olur ' Nilay ' Siz hiç bir şeyden korkmuyorsunuz. İnsanların içindeki bütün düşünceleri çok fazla değilde az bir şey tahmin edebiliyorum. Baba tarafımda cadılık var çünkü. Gülme çok ciddiyim. ' Sebastian ise biraz sırıttı ve şöyle cevap verdi ' Gülmüyorum kesinlikle gülmüyorum bu bir sırıtma ama kesinlikle gülmek değil peki bizim hakkımızda ne hissettin ? ' Nilay Sebastian ın gözlerinin içine bakarak ' Dürüst olmamı ister misin ? ' Sebastian kendinden emin bir ses ile ' Her zaman'. Nilay biraz düşündü ve ' Ölüm Meleğin'de endişe ve korku hissettim. Endişeli ve korkuyor. Mirza hiç bir şey hissetmiyor. Kesinlikle insan olduğuna inanmıyorum. Karnı açtı yemek yememişti ama aç olduğunu bile hissetmedim sana yemin ederim. Mirza kesinlikle insan değil insan hiç bir şey hissetmez mi ? ' Sebastian Nilay'ın sözünü kesti ' Mirza korku, endişe, sevinme, üzülme , açlık, acı gibi şeyler hissetmez. Ama hissettiği anda ise en büyüğünü yaşar. ve o hissi geçene kadar da devam eder. Mirza yüksekten korkardı. Çok korkardı. Ama 10 katlı yetiştirme yurdunun çatısında ayaklarını sarkıtmış vaziyette dünyayı seyrederdi. Defalarca o korkuyu yenene kadar yaptı. Sonra birisi üzdü onu. Çok üzdü. O kadar çok üzüldü ki kimseye belli etmedi. Bana bile söylemedi. Sonra ise neyse ' Nilay çok şaşırmıştı Mirza hakkında anlattıklarına ' Devam etmek istersen et. Dinlerim seni. Onu çok seviyorsun ' Sebastian ise ' Evet çok seviyorum. Kan bağımız var. Ben ne hissediyorum peki Nilay ? ' Nilay Gülerek cevap verdi ' Eğer bunu söylersem benim başıma gelecekleri düşünmek bile istemiyorum ' Sebastian ise Nilay'ın söylediklerine güldü. ' Israr ediyorum ' Nilay ise ' Peki sen kaşındın. Dün buraya geldiğinde çok sinirlendin sonra beni görünce yumuşadın. Bugün ise benimle nasıl sevişeceğin hayalini kurdun. Yemeğini bile doğru dürüst yemedin ' Sebastian ' Pes doğrusu ' Nilay Sebastian'a doğru yaklaştı. Çok yaklaştı. Nilay'ın Nefesini Nefesinde hissediyordu Sebastian. Nilay ' Alfa-Star Askerlerine Öğretmediler mi ? Bir şeyi istiyorsan onu kendisinden iste içinde büyütme diye ' Sebastian Nilay ın gözlerine bakarak ' Ben o derste yoktum ' Dedi ve Nilay'a Sarıldı. Nilay'ı öpmeye başladı Sebastian. Nilay ve Sebastian ateşli bir şekilde öpüşüyorlardı. Sebastian Nilay ın kusursuz vücudunda ellerini gezdiriyor ve saçlarını okşuyordu. Balkondan öpüşerek içeriye doğru girdiler. Nilay'ın kusursuz vücudunu bir askerin elleri geziyordu. Sebastian Nilay'ı yatağa attı. Bütün vücudunu öpmeye ve Nilay'ı soymaya başladı. Bütün hayal ettiklerini bir bir yapıyordu Sebastian. Nilay ise bütünüyle kendisini Sebastian'a bırakmıştı. Sebastian ile Nilay o gece birlikte oldular.Sebastian ' Sen bakiremiydin ? ' Nilay ' Senle sevişmeyi planlayıp bir doktor bulup sonrada kızlık zarımı diktirmiş ihtimalim mi var ? Evet bakireydim ' Sebastian ' Neden söylemedin ben böyle şeylere önem veririm' Nilay ' Zamanında bende verdim. O kadar çok verdim ki anlatamam. Dünya da artık Zombiler hüküm sürüyor. ve ölmeden önce bunuda yaşamalıydım' dedi ve Tekrardan Sebastian'ı öpmeye başladı. Sebastian ise ona karşılık verdi. O gece Nilay ve Sebastian sabah'ın ilk ışıklarına kadar defalarca seviştiler. Hummer gelmişti. Mirza dikkatli bir biçimde hummer'a bakıyordu. Ölüm Meleği de yanındaydı. Ve yanlarına Sebastian da geldi. Üçü birlikte bakıyorlardı. Sebastian ' Elinde sigarası ile Mirza ve Ölüm Meleği ne bakarak 'Neye bakıyorsunuz beyler ? ' Mirza ise kafasını Sebastian'a doğru çevirdi sonra ise Hummer'a bakmaya devam etti ' Bundan gelin arabası olur mu diye bakıyoruz. Sende gel bizimle bak. ' Sebastian ise Mirza ya normal bir şekilde ' Olmamı kanka çok güzel olur. ' Mirza Sebastian'a ve Ölüm Meleği'ne baktı 'Hazırlanın beş dakika içinde gidiyoruz.' dedi kesin bir ifade ile. Sebastian ise yüzünde şaşkın bir ifade ile Mirza ya dönerek 'Bu kadar çabuk mu ? Nilay kahvaltı hazırlıyordu ' diyebildi. Mirza Sebastian'ın bu sözlerine karşılık 'Seni bırakayım ben burada San Sebastian canın istediği zaman ararsın gelir alırım seni ? Kanka sen git yap kahvaltını Nilay ile. Sonra Nilay'ın bütün adamlarıyla vedalaş. Arkandan da su döksünler senin erken gel diye. Ben burada bekliyorum.'' Sebastian ise Mirza'ya '' Saçmalama Kanka. Ben kahvaltı yapacağım sen burada aç aç beni mi ? bekleyeceksin. Olmaz öyle şey gidiyoruz. Ha bu arada kanka Yıllardır her şeyin gelişti ama şu espri anlayışın gelişmedi. Gerçekten de çok berbat. '' Mirza ise şaşırmıştı '' Yaptığım espriler mükemmeldir benim. En azından bana öyle geliyor. Hadi vedalaş ta gidelim kanka işimiz uzun.'' Sebastian Sigarasını yere attı ve izmarite ayağı ile basarak söndürdü '' Senin izin vermeyeceğini bildiğim için vedalaştım kanka gidebiliriz. Nereye gidiyoruz ? '' Mirza ' Önce bir AVM bulup yemek ihtiyacımızı sigara ihtiyacımızı karşılayalım. Ondan sonra gizli yerimize doğru gideceğiz.' Sebastian ''Tamda benim düşündüğüm gibi.'' Sebastian arkada duran Kapan'a doğru baktı ve 'Kapan biz gidiyoruz kapıları açarmısın ? '' dedi. Kapan ise adamlarına işaret verdi ve sonra Sebastian'a bakarak '' Tamam Sebastian. Görüşmek üzere. '' Sebastian ise pek ciddiye almayarak ''Görüşürüz Kapan.'' dedi. Demir büyük sürgülü kapılar içeriye doğru açılırken Sebastian şoför koltuğuna yanına ise Mirza oturmuş. Arka da da Ölüm Meleği vardı. Mirza sağ ayağını arabanın torpidosuna doğru koymuş ve sağ kolunu da dizine koymuş şekilde oturmuştu. Sebastian'ın suratında saçma bir gülümseme ile arabayı sürmeye devam ediyordu. Adrenalin kadınlar hapishanesinin tozlu topraklı yolunda arkalarında sadece toz bırakarak gözden kaybolmuşlardı. Mirza Sebastian'ın sırıtmasına katlanamamıştı daha fazla ve Sebastian'a dönerek ' Kanka sen neden sırıtıyorsun. Yüzünde saçma bir gülümseme var ? ' Sebastian ise gülerek ' Yok bir şey kanka' Mirza sigara yaktı. ' Gece neredeydin gelmedin odaya ' Sebastian ise gülümsemesini daha da artırarak ' Nilay ile birlikte oldum ' Mirza nın bir anda kaşları çatmıştı. ' Ölüm Meleği sende benim duyduğumu duydun mu ? ' Ölüm Meleği arabanın arka koltuğundan Mirza ya bakarak ' Duydum Mirza - Sebastian Nilay ile birlikte olmuş ' Sebastian ise şaşkın bir biçimde ' Ne kızıyorsun kanka. Kız çok güzel ve bakireydi ' Mirza ise sert bir ses tonuyla ' Sende çok aptal ve abazasın Lanet olsun Deli gibi DNA RNA çalıyorlar. Senle birlikte olma amacı seni beğendiği için mi ? sanıyorsun Senden bir çocuk yapıp sonra benim ve senin hatta Ölüm Meleği nin bile en üstün özellikleri ile bir savaşçı yapmak hemde senin kanından olduğu için ve seninle benim aramızda kan bağı olduğundan dolayı uyacak' Sebastian kızarak ' Yok be kanka sen rahat ol. Çok güzel bir gece geçirdim öyle bir kız değil o. Endişelenme' Mirza sigarasından derin bir duman aldı. ' Ben endişelenmem. Ama seninle kan bağı olan birinide yok etmek istemem ' Sebastian ise Mirza nın elindeki sigarayı aldı ve ' Kanka rahat ol. Eğer öyle bir şey olursa ben hallederim. Sana gerek kalmaz.' Mirza Sebastian'ın elindeki sigarayı aldı ve ' Umarım kalmaz umarım kanka bu dünya Zombileri kaldırır ama bir tane daha Sebastian ı kaldırmaz. Bu dünya dar gelir' Sebastian ve Ölüm Meleği kahkahalar içinde güldüler. Sebastian Mirza nın elindeki sigarayı aldı ve ' Sen kaçık bir serseriden başka hiç bir şey değilsin ' Mirza ise sigaranın dumanını arabanın çatısına doğru üfledi ve Sebastian'a dönerek 'Biliyorum bilmediğim başka bir şey söylermisin ? ' Dedi. Arabanın içinde üç asker keyifli bir şekilde yolculuklarına başlamışlardı.
Nilay : Çabuk güç iğnelerini getirin. Ayrıca Hızlı büyüme ve gelişme hormonal iğnelerini de.
Kapan : Emredersiniz de siz güç iğnesi kullanmıyorsunuz ?
Nilay : Dün gece istediğim şey oldu. Sebastian ile birlikte oldum. ve tam gününde. Kesinlikle çocuğum olacak Sebastian'dan.
Kapan : Anlamadım efendim.
Nilay : Yakında dayı oluyorsun Argo. Sevinmelisin.
Kapan : ( Hiç bir şey diyememiş öylece kalmıştı )
Nilay : Hadi asma suratını. Dediğimi yap. Ayrıca Mirza ve Ölüm Meleği DNA bıraktı mı hiç ? Saç tükürük gibi.
Kapan : Mirza nın saçları zaten üç numara. Döküldüğünü de pek sanmıyorum. Zaten odalarına girdiğimde her yeri temizlemişlerdi. Kaşığını ve bardağını da yanında götürdü Mirza.
Nilay : Ya Ölüm Meleği
Kapan : Evet onun var. DNA larının kodlanması başlandı. Üstün özellikleri dövüş teknikleri zekası ayıklanıyor. Sebastian'ın da öyle. 1 haftaya hazır olurmuş.
Kapan : Yok istediğiniz bütün kabiliyetleri tek bir DNA da toplanılacak.
Nilay : Sebastian baba ben ise Anne oluyorum. Harika bir duygu bu.. Tekrar görüşeceğiz. Mirza Ölüm Meleği ve Sebastian ..
nilaya bak sen =d
YanıtlaSilAZ PİÇ DEİL NİLAY DA
YanıtlaSil